Montessori eğitim metodu, Pedagog Maria Montessori tarafından uzun dönemli araştırmalar ve deneyimler sonucu oluşturulmuştur. Tıp eğitimini tamamlayan Maria Montessori engelli çocuklar ile çalışmaya başlamış, onların günlük hayatta kendi işlerini yapabilmeleri için çalışmalar yapmış ve çok başarılı sonuçlar elde etmiş. Daha sonra bu çalışmaların normal çocuklar üzerinde de uygulandığında kendi işlerini yapabilen, sorumluluk bilincine sahip, özgüvenli bireyler olarak yetişeceğini savunmış. Bu düşünce ile Casa De Bambini (Çocuk Evi) kurmuş ve burada normal çocuklarla eğitime başlamış. Montessori eğitiminin amacı, sorumluluk bilincine sahip, sahip olduğu yeteneklere maksimumda ulaşabilen, soru sorup cevap arayan araştırmacı, dünyaya saygılı, üretken ve mutlu bireyler yetiştirmektir.
Montessori eğitim metoduna göre her çocuğun yetenekleri, ilgi alanı ve öğrenme hızı farklıdır. Bu nedenle eğitim her çocuğa özel olarak hazırlanmalıdır. Bu günümüzde her çocuğa aynı müfredat eğitim sisteminin oldukça dışındadır.
Doğumdan 6 yaşına kadar olan süreçte çocuklar, yetişkinlerden çok farklı bir öğrenme sistemine sahiptir. Bu 6 yıllık dönemde belirli aralıklarda ve belirli konulara öğrenme kapasiteleri çok daha yüksek olur. Buna duyarlılık dönemleri denir. Duyarlılık dönemleri ebeveynler tarafından iyi gözlemlendiğinde, çocuklara uygun aktivite ve yaklaşımlar gerçekleştirilerek, gelişim en üst seviyede sağlanabilir.
Eğitim metodunu destekleyen Montessori etkinlikleri çocukları 5 ayrı alana ayrılır. Günlük yaşam etkinlikleri, duyusal etkinlikler, matematik etkinlikleri, dil etkinlikleri, kozmik eğitim/kültür etkinlikleri. Sonucunda çocukların kendi kendilerine yetebilmelerini ve içlerinde var olan potansiyel karakterlerinin oluşmasını amaçlar.
Evde Montessori Eğitimi
Evde Montessori eğitimi için en önemli konular hazırlanmış çevre, çocuğa doğru yaklaşım ve duyarlılık dönemleri doğrultusunda hazırlanan etkinliklerdir.
Hazırlanmış çevre, çocuğun kendi başına işlerini yapabileceği ortamın hazırlanmasıdır. Odası, evde kullanabileceği alanlar onun boyutunda ve güvenli olarak hazırlanır. Montessori yatak en önemli bileşenlerden biridir. Çocuğun kendi başına kalkıp güne başlaması, ebeveyne bağımlı olmaması özgür bir birey olarak yetişmesinde oldukça önemli.
Montessori duyarlılık dönemleri genel olarak yaşlara göre ayrıştırılır. Ancak her çocuğun yetenekleri, ilgi alanı ve gelişim hızı farklıdır, bu nedenle iyi gözlem yapmak önemlidir. Bu evrelerde çocukların yeteneklerini maksimumda gerçekleştirmek için uygun yaş etkinlikleri yapılmalıdır.
1 yaş etkinlikleri genel olarak çocuğun harekete duyarlı olduğu dönemdir. Harekete yönlendiren ve çocuğun farklı duyuları keşfetmesini sağlayan etkinlikleri içerir. Ne kadar çok duyu ile karşılaşırsa beyinde o kadar fazla bağlantı oluşur.
2 yaş etkinlikleri çocukların farklı duyarlılık evrelerine girmeleri ile farklılaşır. Düzen, müzik, zarafet ve kibarlık gibi konular, bu yaştaki çocukların duyarlı olduğu konulardır. Özellikle çocukla doğru iletişim kurmak ve ona iyi bir örnek olmak çok önemlidir.
3 yaş etkinlikleri ile yazma ve okuma da duyarlılık evreleri doğrultusunda etkinlikler arasına girer. Montessori’ye göre yazma, okumadan önce gelir. Duyusal öğrenim zekayı geliştirir.
Çocukla olan doğru iletişim, Montessori eğitim metodunun en çok önem verdiği konulardan biridir. Türkiye’de ebeveynler çocuklarını genel olarak kısıtlar ve işleri çocuklar yerine kendileri yapar. Odasını toplamak, yemeğini yedirmek, üzerini giydirmek, dişlerini fırçalamak gibi. Aslında bu davranışları ile çocuklarının gelişimine engel olurlar. Çocuklar kendilerine yetebilecek fiziksel ve zihinsel becerilere sahiptir. Bu nedenle çocuklara olan yaklaşım, en başta onların birer birey olduklarını kabul etmekle başlar. Böylece çocuk kendiliğinden sorumluluklarını almak isteyecektir.
Montessori eğitimi tüm bu özellikleri ile kendi kendine yetebilen, üretken, sorumluluk sahibi, dünyaya, çevreye ve diğer canlılara saygı duyan, mutlu bireyler yetişmesini destekler.